Psikolog Doktor Şule Çelik
Çocuklar genellikle iki yaşından itibaren bedenlerini keşfetmeye ve merak etmeye başlarlar. Bu keşif sırasında doğal olarak genital organlarını da fark ederler. Aşağı yukarı aynı yaşlara rastlayan tuvalet eğitimi çocukların genital organları hakkındaki meraklarını daha da arttırabilir. Çocuklar, tesadüfen genital organlarına dokunduklarında, hoşlanma hissederler ve bu yüzden bu davranışı daha sık tekrar edebilirler.
Bu durum anne babaları endişelendirebilir. Anne babalar çocuğun bu davranışlarını engellemeye çalışırsa çocuk daha fazla merak duyacak, engellenme karşısında suçluluk duyguları oluşabilecektir. Çocuğun bu davranışı doğaldır ve çocuk sadece bedeninin herhangi bir bölümüne dokunmaktadır. Çocuk biraz daha büyüdüğünde cinsellik hakkında bazı bilgiler verilebilir. Bu dönemde çocuğun davranışları normal ve doğal olarak kabul edilmelidir.
Ancak, çocuğun genital organları konusundaki ilgisi abartılıysa ya da çocuk sık sık genital organlarına dokunuyorsa bu durum çocuğun yaşamında stresin belirtisi olarak kabul edilebilir. Eğer böyle bir durumla karşı kaşıya olduğunuzu düşünüyorsanız, çocuğunuzu endişelendiren bir durum olup olmadığını araştırabilirsiniz. Böyle bir durumda çocuğun yaşamında baskıya neden olabilecek konuların, beslenme, tuvalet eğitimi ya da başka konularda eğitim verirken sergilediğiniz tutumun incelenmesi ve gerekli değişikliklerin yapılması çocuğunuza yardımcı olabilecektir.
Üç-Beş Yaşlarında Cinsel Eğitim:
Çocuklar 3-5 yaşlarından itibaren temel cinsellik özeliklerine ilgi göstermeye başlarlar. Bebeklerin nereden geldiklerini, neden kız ve erkeklerin bedenlerinin farklı olduğunu sorabilirler. Anne babalar bu durumda çocukların sorularını anlayabilecekleri basitlikte fakat doğru terimleri kullanarak cevaplandırmalıdırlar. Sorular cevaplandırılırken anne babaların konuyu doğal bir olgu olarak ele almaları, utanç sergilememeleri çocuğun konuya yalnızca gereken ilgiyi göstermesine yardımcı olacaktır.
Çocukların büyük çoğunluğu bu dönemde kendi cinsel organlarıyla ya da arkadaşlarının cinsel organlarıyla oynamak isteyebilirler. Bu durum, yetişkinlerin cinsellik hakkındaki tutumlarından farklı olarak değerlendirilmelidir. Çocuğun bu ilgisinin yalnızca meraktan kaynaklandığı dikkate alınmalıdır. Çocuk yalnızca merakı yüzünden sergilediği bu davranışları yüzünden cezalandırmamalı ya da azarlanmamalıdır.
Öte yandan siz, çocuğunuzun bu tip davranışlarının sizin aile terbiyenize uygun olmadığını ve hala sınırlandırılması gerektiğini düşünüyor olabilirsiniz. Böyle bir durumda çocuğunuza, bu tip bir ilginin normal olduğunu ama herkesin önünde bu gibi davranışlarda bulunmanın uygun olmadığını söyleyebilirsiniz. Bu durum, aynı zamanda çocuğunuza, herkesin bedeninin özel olduğu, muayene sırasında doktorun ya da herhangi bir acı duyduğunda ailesi dışında, kimsenin bedenine dokunmasına izin vermemesi gerektiğini öğretmeniz için de iyi bir fırsat olabilir. Böylece çocuk cinselliği doğal ama kişiye özel bir davranış olarak algılayabilecektir.
Bu dönemde bazı çocuklar karşı cinsten ebeveynlerinin genital organları ile ilgilenmeye başlayabilirler. Kız çocukları babalarının ilgisini çekme konusunda anneleriyle yarışmaya girebilirler, anne babalarının cinsel yaşamları hakkında sorular sorabilirler. Anne babaların, çocuğun merakını gidermek adına, cinsel yaşamları hakkında çocuğa bilgi vermeleri sakıncalıdır. Cinsel yaşamın özel bir konu olduğu ve başkaları ile paylaşılamayacağı ifade edilmelidir. Çocuğun anne baba ile aynı odada yatması, anne babanın evde çıplak dolaşmaları, çocuğun merakını daha fazla arttıracaktır. Bu nedenle, doğduğu günden itibaren en kısa zamanda çocuğun odası ve yatağı ayrılmalıdır. Çocuğun sorularının kaynağı, bilmediği bir konuya duyduğu meraktır. Bu durum normaldir ve ailenin anlayışlı tutumu ile kendiliğinden ortadan kalkacaktır.
Cinsellilik hakkında çocuğa bilgi vermek için en uygun kişiler anne babalardır. Buna rağmen anne babalar kendilerini bu konuda bilgi vermede yetersiz bulur ve soruları geçiştirmeye çalışırlarsa, çocuklar yaşları ilerledikçe sorularına başka yerlerden cevap aramaya girişebilirler. Böylece anne babalar çocuğun bu konuda sağlıklı bilgiye ulaşıp ulaşmadığını öğrenme şansını kaybedebilirler.
Cinsel eğitim konusunda anne babaların en sık sorduğu soru, çocuğu anne ve babadan hangisinin aydınlatacağıdır. Bu sorunun cevabı, "Çocuk kime soruyorsa, o" dur. Çocuğunuz sözü geçen yaşta olmasına rağmen cinsellikle ilgili sorular sormayabilir ya da çocuğunuz altı yaşında olduğu halde bu soruları sormaya yeni başlayabilir. Her çocuğun gelişim hızının birbirinden farklı olduğu unutulmamalıdır. Aileler de birbirinden farklıdır. Bu nedenle, çocuğunuzun soru sormamasının nedeni, böyle bir rahatlığı hissetmiyor olması ya da daha önce engellenmiş olması olabilir. Böyle bir durumda çocuk merakını arkadaşları ile oynarken gidermek isteyebilir. Anne babalar bu durumun farkında olduklarını çocuklarına hissettirebilir ve bu durumu çocuğu bilgilendirmek için bir fırsat olarak değerlendirebilirler.
Ergenlik Döneminde Cinsel Eğitim:
Bazen cinsel ilgiler 7-8 yaş ve ergenlik dönemi arasında azalır. Cinsel olgunlaşmayla bedensel değişikliklerin belirmesi ve genital bezlerin üretime başlamasıyla yeniden canlanır. Çocukluğunda anne babası tarafından bilgilendirilmeyen ergenin bu zorlu döneminde çok az şansı vardır. Çocukken soruları yanıtlanmadığı ya da yanlış yanıtlandığı, ihtiyaçları olduğunda yardım edilmediği için zorda kaldıklarında da ana babalarına başvurmazlar ve sadece okuduklarıyla yetinebilirler.
Çocuğun cinsel konulardaki merakı daha önce de belirtildiği üzere öteki meraklar gibi yerinde ve sağlıklıdır. Bu dünyayı tanıma ihtiyacından doğmaktadır. Aslında sağlıksız merak yoktur. Ancak merakın sağlıksız doyumu vardır. Kınanan merak saplantı haline gelebilir.
Kaynaklar
Eyre, R. ve Eyre, L. 1999 Çocuğuma Cinselliği Nasıl Anlatırım. İstanbul: Beyaz Yayınları
Salk, L. 1993 Çocuğun Duygusal Sorunları. İstanbul: Remzi Kitapevi
Yavuzer, H. 1985 Çocuk Psikolojisi. İstanbul: Altın Kitaplar Matbaası.
http://www.parenting-qa.com/
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder